Aşık Veysel Anısına 4.Uluslararası Halk Ozanları Hacıbektaş Buluşması Açılış Konuşması.
AŞIK VEYSEL ANISINA DÜZENLENEN ULUSLAR ARASI 4. HALK OZANLARI HACIBEKTAŞ BULUŞMASI AÇILIŞ KONUŞMASI…
Türkiye İşbirliği ve koordinasyon Ajansı Başkanı sayın Serdar Çam, Belediye Başkanları, siyasi partilerimizin il ve ilçe başkanları, Alevi Bektaşi kurum ve kuruluş temsilcileri, Kırım Kültür bakan yardımcısı sayın Doç.dr. İsmet Zaatov, Kosova, Kazakistan, Özbekistan, Azerbaycan Ukrayna, Moldova ve İran’dan gelen saygı değer konuklarımız, Şarkışla, Sivrialan ve Ortaköy’den gelen Aşık Veysel dostları, Anadolu’nun değişik yörelerden gelen Halk Ozanları, sevgili Hacıbektaşlılar Aşık Veysel anısına düzenlediğimiz Uluslar arası 4. Halk Ozanları Hacıbektaş Buluşmasına hoş geldiniz…
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği olarak hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum…
Saygı değer konuklar,
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneğinin kültürel çalışmaları içerisinde yer alan ve de “ HALK OZANLARI HACIBEKTAŞ BULUŞMASI” adı ile gündeme taşıdığı etkinlik, ülkemizin değişik il ve ilçelerinde yapılan bu tür çalışmaların en çarpıcı olanı olarak öne çıkmakta…
Uluslar arası boyutu da olan bu etkinliği benzerlerinden farklı kılan, bu buluşmanın her seferinde başka bir Halk Aşığı anısına yapılıyor olması…
Her yıl Haziran ayı içerisinde düzenlenen ve de gelenekselleşen bu buluşmanın birincisi, aşık Mahsuni anısına düzenlenmişti…
Halk Ozanları Hacıbektaş buluşması bu kez de hakka yürüyüşünün 40. yılı olması nedeni ile Aşık Veysel anısında yapılıyor…
Saygıdeğer konuklar,
Ülke insanı olarak önemli ve çarpıcı gelişmelerle dolu bir süreci kaygı ve endişe içinde birlikte yaşıyoruz…
Yaşanan gelişmeler gerçekten de önemli…
Bir yanda, çözüm süreci ile birlikte aralanan barış kapısı, filizlenen umut gülleri, göz yaşları’nın dinmesi, bir ve beraber olabilme ve de kardeşçe bir arada yaşama adına atılan olumlu ve de cesurca adımlar…
Öte yanda, incindiğini incitildiğini, gurur ve onurları ile oynandığını söyleyen kesimlerin yükselen muhalefeti, bu muhalefetin meydanlara inişi, öfkeli kalabalıkların tepkilerini yüksek sesle haykırışı, hoş olmayan iç karartıcı görüntüler ve de yaşanılan hayal kırıklığı…
Gerçekten de karmaşalarla dolu, kafaların oldukça karışık olduğu bir süreç…
Böylesi bir süreç yaşanırken, Sevgi ve hoş görünün başkenti SERÇEŞMEDE Aşık Veysel’i anabilme güzel ve de anlamlı bir tesadüf olsa gerek…
Mevlana, Hacı Bektaş Veli ve de Yunus Emre tüm Anadolu insanının vazgeçilmez değerleri, ne zaman dara düşüp çıkmaza girsek yanı başımızda görürüz onları hep, huzur verirler, ışık olurlar, yol gösterir yön verirler hepimize de…
Aşık Veysel de öylesi değerlerimizden biri işte…
Zor günlerin aranılan insanı, insanımızın içini ferahlatan halk aşığı…
Birileri Aşık Veysel kimdir, nasıl anlatırsın Aşık Veysel’i diye sorsaydı eğer bana, barışdır, barışın adıdır Aşık Veysel diye başlardım söze…
Evet barıştır, barışın başka bir adıdır Aşık Veysel…
Dost ve kardeşçe, hoşgörü içinde birlikte bir arada yaşamadır…
Alçak gönüllü olmadır.
Sabırdır…
Bilgeliktir…
Atatürk’ü ve Cumhuriyeti sevmedir…
Yunus’dur, Pir Sultan’dır, Karacaoğlan’dır Aşık Veysel…
Bir inancın ya da bir ırkın değil, tüm Anadolu’nun, tüm Anadolu insanının bağrına basıp kendinden bildiği, bir hoşgörü abidesi gibidir Aşık Veysel…
Savaşın değil, barışın, kin ve öfkenin değil dostluğun ve kardeşliğin, sevgi ve de hoşgörünün, birliğin, beraberliğin, çalışıp üretmenin, alın terinin, hakkın, hukukun, çağdaşlığın, aklın ve bilimin sevdalısıdır Aşık Veysel…
Yaşamı boyunca dinsel, mezhepsel ve de etnik ayrımcılığa tümü ile karşı durmuş, ülke insanının dirliği, birliği için çalıp söylemiş, göründüğü gibi olmuş, olduğu gibi görünmüş, Halk aşığı olmanın çok ötesinde bir Anadolu bilgesi ve de bir gönül dostudur aynı zamanda Aşık Veysel…
Başka ne denebilir, ne söylenebilir, nasıl anlatılabilir ki…
Yıllar öncesinde verdiği şu öğüde bir baksanıza…
Ders gibi…
Kuran’a bak İncil’e bak.
Dört kitabın dördü de hak…
Hakir görüp ırk ayırmak
Hakikatte yüz karası…
**
Yezit nedir ne Kızılbaş.
Değilmiyiz hep bir kardeş.
Bizi yakar bizim ateş
Söndürmektir tek çaresi…
**
Ülkesini, ülke insanı seven, ona inanan, güven duyan ve de onunla öğünen bir yurtsever olarak yaşadı hep, Aşık Veysel…
Bu duygusunu bir şiirinde şöyle dile getirmiş…
Vatan bizim, ülke bizim el bizim
Emin ol ki her çalışan kol bizim…
Ay yıldızlı bayrak bizim, mal bizim
Söyle Veysel öğünerek, överek…
Katıksız bir Mustafa Kemal ve Cumhuriyet aşığıdır o, gönülden ve de inanarak sevmiştir Mustafa Kemal’i bu sevgi ve bağlılığı kanıtlayan öylesine çok eser bırakmış ki bizlere…
O’nun ölümü ile sarsılmış…
Duyduğu o üzüntü mısralarına şöyle yansımıştı Aşık Veyselin…
Ağlayalım Atatürk’e
Bütün dünya kan ağladı…
Başbuğ olmuştu mülke
Geldi ecel can ağladı…
**
Atatürk’ün eserleri .
Söylenecek bundan geri…
Bütün dünyanın her yeri
Ah çekti, vatan ağladı…
**
Aşık Veysel Alevi –Bektaşi geleneğinden gelen, ama, Alevi kimliğini öne çıkarmayan, inancını araç olarak kullanmayan, onu sömürmeyen, hiç kimseyi ötekileştirmeyen, soy sop ayrıcalığı yapmayan, çağdaş kalan, çağdaş düşünen, etrafına ışık saçan, aydınlık bir yüz olarak kaldı hep…
1972.yılı 16.Ağustosunda Hacı Bektaş Veli Anma törenlerinde misafir aşık olarak yer almış, Hacı Bektaş Veli Türbesini ziyaret etmiş, o ziyaret sonrası, Hacı Bektaş Veli’ye olan inancını ve de O’na duyduğu saygıyı şu mısralarla dile getirmiş…
Medet Mürvet deyip kapına geldim
İsteğim dileğim, ver Hacı Bektaş
İndim eşiğine yüzümü sürdüm
Kusurum günahım, var Hacı Bektaş…
**
Sana yalvarıyor Veysel biçare
Yine senden olur her derde çare
Bir Arzuhal sundum gani Hünkare
Keremin ihsanın bol Hacı Bektaş…
Bu büyük Halk Aşığını hakka yürüyüşünün 40. yılında bir kez daha özlemle anıyor, aziz hatırası önünde saygı ile eğiliyoruz…
**
Saygıdeğer konuklar,
Bu Buluşma Halk Ozanları buluşması, Halk Ozanlarını her yıl bu günlerde Hacıbektaş’ta bir araya getirme projesi…
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği, kültürümüzün yaratıcı ve de itici gücü olan Halk Aşıklarına sahip çıkıyor, onlara değer veriyor, sorunlarını gündeme taşıyor, onları bir araya getirerek üzerine düşen bir görevi daha yerine getirmeye çalışıyor…
Böylesi bir güzelliği ortaya çıkarmanın sevincini ve de onurunu yüreğinde duyuyor Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği…
Ozanlar…
Bizim ozanlarımız…
Halkın sesi sözü ve de sazı olan, günümüzde ise, kadir ve kıymetleri bilinmeyen, sesleri, çığlıkları duyulmayan ozanlar…
Öylesine çileli, öylesine kırgın, öylesine mutsuzlar ki…
Sorunlarını gündeme taşıyacak güçlü bir örgüt yapısından bile yoksun durumdalar…
Küçücük nedenler ayırmış birbirlerinden onları, her biri başka bir yerde, her biri başka bir dünya da sanki…
Konuşmuyorlar bile birbirleri ile…
Sevgileri eksilmiş…
Umutları kırılmış…
Hayal dünyaları daralmış…
Gerçek ve de geleneksel kimliğinden uzaklaşmış, uzaklaştırılmış…
Tüm bu olumsuzluklar niye?
İnanılır gibi değil…
O yaratıcı ve de o özel yeteneğin sahipleri, ayrıcalıkları olan, duygu yüklü o kişiler bu yanlışları nasıl yapar, bu oyunlara nasıl gelir, kırılan sevgi köprüleri niye onarılmaz ki…
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği ayrım yapmadan tüm halk Ozanlarını seviyor, saygı da duyuyor onlara…
Dost biliyor, kendinden sayıyor hepsini de…
Sevinçlerine ve acılarına ortak olmayı istiyor…
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği’nin başlatmış olduğu bu çalışmanın içerisinde Halk Ozanlarımız yer almasa bu buluşmanın ne anlamı olurdu ki…
İşte bu bilinçle SERÇEŞMEDEN çağrımız var hepsine de…
Geliniz, Uluslar arası Halk Ozanları Hacıbektaş Buluşmasını, Alevi’si Sünni’si, sağcısı solcusu, türkü ve kürdü ile birlikte, tüm Halk Ozanlarımızın, tüm Ozan Derneklerimizin el verdiği bir konuma taşıyalım, şölene dönüştürelim bu buluşmaları Hacıbektaş’ta
Bu çıtayı daha da yükseltelim…
Bu salon yetmesin bize, daha büyük alanlarda buluşalım sizlerle…
Sizin de bir gününüz olsun…
Gücünüz bilinsin.
Varlığınız hissedilsin…
Gününüz kutlu olsun diyebilsin çocuklarınız size de…
Her yıl Haziran ayı’nın üçüncü haftasına rastlayan cumartesi günleri Halk Aşıkları günü olarak kutlanır olsun bu ülkede…
İşte onun için de Hacı Bektaş Veli Kültür Derneğinin başlattığı bu gelenek sürmeli, bu yürüyüş yeni katılımlarla, daha da çoğalarak devam etmeli SERÇEŞMEDE…
Yeni Pir Sultanlar, Aşık Veysel’ler, Mahsuni’ler, Davut Sulari’ler, Daimi’ler, Nesimiler, ve de yeni Akarsu’lar çıkmalı içinizden sizlerinde…
Sevgili Halk Aşığı kardeşlerim,
Başarı kolay değil, hiçbir şey durduğu yerde gerçek olmuyor, istemek yetmiyor, bunun için çalışılmalı, çaba harcanmalı ter akıtılmalı…
Bu inanç ve bu umutla burada olan ve de olmayan tüm halk Ozanlarımızı bir kez daha selamlıyor saygı ve sevgi ile hepsini kucaklıyorum…
Saygı değer konuklar,
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği, 4.Uluslararası Halk Ozanları Hacıbektaş Buluşmasını kendi öz kaynaklarını kullanarak gündeme taşıdı, Başbakanlık Tanıtma Fonu bu projemize destek vermedi…
Bu nedenle bazı zorluklar yaşadık…
Bazı dostlarımızı istemeden kırdık, özür borçluyuz hepsine de…
Başbakanlık Tanıtma Fonunca projemize destek verilmediği için gücenmedik, atıp tutmadık da, bundan önceki etkinliklerimize verdikleri destek ve katkılar için Başbakan yardımcısı sayın Beşir Atalay’ yine de teşekkür ediyoruz…
Başbakan yardımcısı sayın Bekir Bozdağ’a, Kültür Bakanı sayın Ömer Çelik’e ilgileri için teşekkür ediyoruz…
Türkiye İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkan’ı sayın Serdar Çam’a verdiği destek ve de gösterdiği yakın ilgi nedeni ile teşekkür ediyoruz…
Çalışmalarımızı hep yakından izlediğini bildiğimi, gönlü ile burada olduğuna inandığımız CHP Genel Başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğluna teşekkür ediyoruz…
Sayın Valimize, sayın kaymakamımıza, sayın Belediye Başkanımıza, ilimiz Milletvekillerine ilgi ve alakaları için teşekkür ediyoruz…
Çankaya ve Yenimahalle Belediye Başkanlarına katkıları için teşekkür ediyoruz.
Şarkışla Belediye Başkanına, Sivrialan ve Ortaköy Muhtarlarına oralardan gelen Aşık Veysel Dostlarına, Şarkışla Ozanlar Derneği Başkanına, bu etkinlik içinde yer alan, görev üstlenen sanatçı, akademisyen, araştırmacılara, yurt dışından gelen konuklarımıza, Ankara Ozanlar Derneği Başkanı sayın Kenan Şahbudak ve etkinliğimize katılan tüm Halk Aşıklarına, Aşık Veysel Derneklerine, bu Çalışmanın her aşamasında bizlere destek olan, her türlü kahrımızı çeken Prof.Dr. sayın Hayrettin İvgin’e, Hacıbektaş halkına ve de salonda bulunan herkese teşekkür ediyorum …
Bu buluşmanın Aşık Veysel’e yakışır bir asalet ve nezaket içerisinde geçmesi dileği ile sizlere bir kez daha hoş geldiniz diyor, hepinizi saygı ile selamlıyorum…
Nafiz ÜNLÜYURT