BALKANLARDA BEKTAŞİLİK VE BEKTAŞİ EDEBİYATI AÇILIŞ KONUŞMASI

Okuma Süresi: 7 dakika
A+
A-
BALKANLARDA BEKTAŞİLİK VE BEKTAŞİ EDEBİYATI AÇILIŞ KONUŞMASI

15.10.2015 / Kosova- Prizren
Sayın;
Kosova büyük elçisi Kıvılcım KILIÇ, Sayın BAL-TAM ( Balkan Türkoloji Araştırma Merkezi) başkanı Sayın Prof. Dr. Nimetullah HAFIZ, çok değerli araştırmacı akademisyen dostlar, sempozyum konusunda akademik ve bilimsel çalışmalarla bizleri bilgilendirecek arkadaşlar, bu sempozyumun oluşturulmasında bizlere en büyük desteği veren değerli temsilciler, Türkiye den özellikle de Hacıbektaş tan gelen çok değerli dostlar, arkadaşlar, Dünya söz Akademisi Başkanı Sayın Prof. Dr. Hayrettin İVGİN
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği adına hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneğinin temeli 1964 de atılmış 1980 e kadar Hacı Bektaş Veli Anma Törenlerini organize etmiş (1970 li yıllarda yapılan bir etkinliğe Nimmethullah Hafız hocamızda katılmıştı) 1980 askeri rejim döneminde kapatılmış 1992 yılında tekrar açılarak bu günlere gelmiştir. Derneğimiz her yıl 2 kez uluslararası etkinlik düzenleyerek kitaplaştırmaktadır yurtdışında ilk defa 6-11 Mayıs 2015 tarihinde Azerbaycan- Bakü’de 7 ULU OZAN SEMPOZYUMUNU düzelenmiş, 2. Kez de burada yani Kosova- Prizren’de BALKANLARDA BEKTAŞİLİK VE BEKTAŞİ EDEBİYATI SEMPOZYUMUNU düzenlemenin onurunu yaşamaktadır. Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği Türkiye’deki Alevi –Bektaşi Çatı örgütü olan ABF nin de üyesidir.
Değerli dostlar arkadaşlar bu sempozyumun temeli 20 Haziran 2015 de düzenlediğimiz uluslararası Halk Ozanları Hacıbektaş buluşmasında atılmıştı. Hacıbektaş’ta Misafirimiz olan Prof. Dr. Nimetullah hocamızla yaptığımız fikir alışverişi ve Hayrettin Hocamızın da büyük gayret ve çalışmaları ile bu sempozyum bugün hayata geçmiş oldu.
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği olarak, bugün burada olmamıza bu sempozyumu gerçekleştirmemize sebep olan Sayın Prof. Dr. Nimetullah HAFIZ hocamıza ve Sayın Prof Dr. Hayrettin İVGİN hocamıza yürekten teşekkürlerimizi sunuyoruz
Değerli konuklar Osmanlı, İslamiyet, Balkanlar kelimelerini bir araya getirdiğimiz zaman ya da bir cümlede kullandığınız zaman BEKTAŞİ veya BEKTAŞİLİK kelimesinin geçmemesi imkânsız ya da Avrupa’da BEKTAŞİLİK dendiği zaman BALKANLARI, konuşmamak imkânsız
Balkanlar ve Bektaşilik Dendiği zaman, DİMETOKA’YI, SEYİT ALİ SULTAN’I BALIM SULTAN’I, HARABATİ TEKKESİNİ, SARI SALTUK’U, DEMİR BABAYI, OTMAN BABA’YI, AKYAZILI SULTANI, GÜLBABA’YI Balkanlarda Bektaşi Edebiyatı dendiği zamanda Alevi- Bektaşi edebiyatının 7 Ulu ozanlarından VİRANİ’YI, YEMİNİ’Yİ anmamak ya da konuşmamak imkânsız.
Ve bizde Anadolu aydınlanmasının en büyük ulularından HACI BEKTAŞ VELİ’NİN izlerini, felsefesini ve inancını buralara taşıyan dervişleri ve ozanları bir kez daha anıyor, Bektaşilik ve Bektaşi geleneğini yaşatan sizleri saygı ile selamlıyorum
Değerli konuklar BEKTAŞİ’LİK Anadolu’nun ortasındaki bozkırda 16. Yy başında DİMETOKA’DAN gelen BALIMSULTAN tarafından HACI BEKTAŞ VELİ’NİN Öğretileri ve inancı etrafında düzenlenerek kurumsallaştırılmış bir yoldur. 1501 yılında Sultan 2. Beyazıt’ın BALIMSULTAN’I HACIBEKTAŞ DERGÂHINA postnişin olarak atanması ile başlayan HACIBEKTAŞ’TAKİ Balkanlar, özelliklede Arnavutluk etkisi 1925 yılındaki tekke ve zaviyelerin kapatılması ve son postnişin olan Arnavut kökenli Salih NİYAZİ Dedebaba ile son bulmuştur.
Ünlü Türkolog İrene MELİKOFF Bektaşilik için “Türk Halk inancı” der ve Bektaşiliği incelemek için nefeslerin önemli olduğunu vurgulayarak bazı nefeslerde Hacı Bektaş Velinin Rumeli’nin fethi ile bağlı göründüğünü söyler
Bu konuda değerli araştırmacılarımız bizleri bilgilendireceklerdir.
Ömer Lütfi Barkan, “Kolonizatör dervişleri” adlı ünlü eserinde, ilk Osmanlı Sultanlarının, dervişleri nasıl kullandıklarını anlatırken “Bu dervişlere, feth edilen yerlerde topraklar verildi” Dervişler yerleşik olmuş, zaviye ve tekke kurmuşlardır. İslam dinini ve Türk medeniyetini buralara yaymışlardır. Bu yüzden, Trakya’da ve Balkanlarda Bektaşilik tarikatı çok gelişti. Hacı Bektaş’ın ismi Rumeli’de derin izler bıraktı der.
Bu iz bırakmanın en büyük nedeni hoşgörüdür, şu bir gerçektir ki; Alevilik ve Bektaşilik Avrupalının Tolerans dediği HOŞGÖRÜ’YÜ içinde en geniş barındıran inançtır.
Değerli dostlar sempozyum süresince çok değerli akademisyenler, araştırmacı ve yazarlarımız sempozyumun ana başlığı ve hazırladıkları bildirilerle bizlere bilgi şöleni yaşatacaklardır ( zaten sempozyumun Türkçesi BİLGİ ŞÖLENİ demektir) değerli hocalarımızın ve araştırmacılarımızın huzurunda çok fazla konuşmama gerektiğinin bilincindeyim bu anlamda Sizlerin ’de çok fazla zamanınızı almadan
Sempozyum süresince bizleri bilgilendirecek değerli akademisyen ve araştırmacı dostlarımıza bu sempozyumun düzenlenmesinde emek harcamış, (BALKAN TÜRKOLOJİ ARAŞTIRMALAR MERKEZİ) BAL-TAM’A ve Başkanı Sayın Prof. Dr. Nimetullah HAFIZ’A, her türlü maddi ve manevi desteğini esirgemeyen TÜRK İŞBİRLİĞİ VE KOORDİNASYON AJANSI BAŞKANI (TİKA) Sayın Serdar ÇAM’A ve de özellikle sempozyum kararı alındığı andan itibaren yoğun bir emek ve çaba sarf eden değerli hocamız sayın Prof. Dr. Hayrettin İVGİN’E şahsım ve Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği adına bir kez daha yürekten teşekkür ederken, sempozyumun başarılı geçmesini diliyor, tüm katılımcılara saygı ve şükranlarımı sunuyorum.

Mustafa ÖZCİVAN
Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği
Başkanı